Transit Bipartisyon Nedir?
Bir metabolik cerrahi yöntemi olan Transit Bipartisyon en kısa tanımıyla; midenin bir bölümünün çıkarılması ve beraberinde ince bağırsakların yerinin değiştirilmesidir.Transit Bipartisyon Tip 2 Diyabet hastalığının iyileştirilmesinde tercih edilen ve geliştirilmiş metabolik cerrahi yöntemdir. İnce bağırsaklar üzerinden yürütülen operasyonun 1/3 son kısmı mideye alternatif olarak bağlanır. Bu sayede ince barsak hormonlarını uyararak şeker hastalığının kontrolünü sağlanmış olur.
Çocukluk çağında görülen Tip 1 şeker hastalığının tersine Tip 2 şeker hastalığı ileri yaşlarda ortaya çıkar ve hemen hemen tamamı fazla kilolu olmaya bağlıdır. Yüksek kalorili besinlerin fazla tüketilmesi ve hareketsizlik obeziteye sebep olur. Bel çevresinin kadınlarda 88, erkeklerde 102 cm üzerine çıkması zamanla yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, yüksek şeker gibi kalp ve damar hastalıklarına da zemin hazırlayan bir dizi belirtiyi ortaya çıkarır. Asıl olan beslenmeye dikkat ederek ve hareketli bir yaşam benimseyerek bu sorunların hiç meydana gelmemesini sağlamaktır. Bunun sağlanamadığı durumlarda ise cerrahi tedavi çok iyi bir tercihtir.
Transit Bipartisyon Uygulaması
Karın bölgesinde kesilerden girilerek, önce mide küçültülür. Ardından ince bağırsak, kalın bağırsakla birleştiği yerden kesilir ve mideye 2. bir çıkış olarak bağlanır. Gıdaların büyük kısmı bu yeni oluşturulan çıkıştan mideyi terk etmeye başlar. Tam olarak sindirilmemiş olan besinler, ince bağırsağın sonuna ulaştığında, buradan GLP-1 adlı hormon salgılanır. Bu hormon sayesinde pankreasın insülin salgılaması sağlanır ve dokulardaki insülinin etkinliği artar. Böylece tip 2 şeker hastalığı %90-95 oranında ortadan kalkar.
Transit Bipartisyon Başarı Oranı
Başarı oranının ne olduğu konusunda birçok araştırma ve çalışma yapılmıştır. Yapılan bu araştırmalar kapsamında 1000 obezite sorunu olan kişi üzerinde yapılan çalışma ve inceleme sonrasında bu kişilerin % 94’ünün kilo verdiği sonucu ortaya çıkmıştır. Çabuk doyum hissi veren bu uygulama bu sayede hızlı bir şekilde kilo vermeye yardımcı olmaktadır. Bununla birlikte şeker hastalığında % 86 gerileme olduğu da hastalar üzerinde yapılan araştırmalarda ortaya çıkmıştır. Transit bipartisyon ile kilo vermeye yardımcı etki ortaya çıktığı sonucu ile birlikte metabolik sorunların düzeltilmesinde son derece başarılı sonuçlar elde edilmiştir.
Risk Az Ve Başarı Oranı Oldukça Fazla
Geçmişten günümüze birçok tedavi yöntemi ve uygulaması hastalar üzerinden denenmiştir. Bu tedavi yöntemleri yenilenen ve değişen dünya da farklı şekillerde ortaya çıkmaktadır. Obezite ve şeker hastalığı cerrahilerine kıyasla bu tedavi yöntemi diğer tedavi yöntemlerine göre daha az risklidir. Bununla birlikte riski az olan bu tedavi yönteminde başarı oranı son derece yüksektir. Kolay şekilde uygulanabilir ve güvenilir olarak kabul edilen bu uygulamayı siz de güven veren uzman desteği ve kurumda yaptırarak hastalıklarınızdan kurtulabilirsiniz.
Transit Bipartisyon Nasıl Uygulanıyor
Yapılan çeşitli analiz ve çalışmalar sonrasında tedaviye nereden ve nasıl başlanacağı uzman doktor tarafından detaylı şekilde anlatılır. Tedavi sürecine hastanın hazır hale getirilmesi ile birlikte tedavi başlatılarak hastanın tedavi edilmesi amaçlanır. Operasyon başladığında midenin bir kısmı alınır. Bu sayede Ghrelin açlık hormonunun salgılanması durdurularak yeme isteği ortadan kaldırılır. İnce bağırsak yapılacak değişim ile birlikte bağırsak geçiş yolu oluşturulur. Ameliyat sonrası uzman doktorun hastayı bir süre gözleyerek ameliyatın nasıl geçtiğini ve çalışma sisteminin nasıl çalıştığını izleyerek operasyonun nasıl geçtiğini takip eder.
Transit Bipartisyonun Avantajları
Avantajları oldukça fazla olan bu uygulama günümüzde ülkemizde ve dünyada çok fazla tercih edilmekte ve önerilmektedir. Bu avantajları ise şu şekilde göstermek mümkündür:
Anatomik olarak operasyon ile birlikte mide ve on iki barsak bütünlüğü korunarak tedavi tamamlanır.
Ameliyat sonrasında ihtiyaç olması durumunda her türlü endoskopik işlemin yapılmasına sağlar.
Eğer ameliyat sonrasında hasta ya da doktor önerisi ile istenmesi halinde normale kolayca döndürülebilir.
Güçlü hormonal etkinlik göstererek hastanın kısa sürede normal hayata döner.
Transit bipartisyon, diğer tüp mide ameliyatlarından farklı olarak daha kapsamlı ve daha güvenilir şekilde yapılmaktadır. Sadece mide küçültme değil aynı zamanda bağırsak çalışma sistemi de düzeltilmiş olur. Sindirim sorunu yaşanmasına engel olacak tedavi yapılarak hastanın kısa sürede normal hayata kaldığı yerden başlamasına olanak sunar. Siz de tedavi olmak istediğinizde kurumsal hizmet sunan sağlık kurumlarına giderek ve güvenilir uzman kontrolünde yeni nesil tedavi yöntemi ile hastalıklarınıza kalıcı olarak çözüm bulabilirsiniz. Birkaç sağlık kurumu ve uzman doktor kontrolü ile tedaviye başlamak çok daha doğru karar vermenize olanak sağlayacaktır.
Tıbbi literatürdeki orjinal adı “Laparoscopic Sleeve Gastrectomy”dir.
Bu ameliyatla normalde balon biçiminde olan midenin bombe kısmı çıkartılır. Ameliyat hasta tamamen uyutularak (genel anestezi altında) ve kapalı (laparoskopik) cerrahi teknikle yapılır. Karın duvarı açılmaz.
Operasyon çubuk şeklindeki kamera ve küçük deliklerden karna sokulan çubuk biçimindeki aletlerle gerçekleştirilir. Otomatik zımbalama-kesme cihazları (stapler) kullanılır. Midenin bombe kısmı (yaklaşık %70-80’i) ayrılır ve çıkartılır. Mide kapasitesi her seferinde ancak bir çay bardağı kadar gıda alabilecek ölçüde küçültülmüş olur.
Mide dikine ince uzun bir tüp haline dönüştürülür.
Ameliyatın meydana getirdiği yapısal ve işlevsel değişiklikler iştahın azalmasına ve yeme-içmenin kısıtlanmasına yol açar.
Midede açlık hissini doğuran faktörlerin başında ghrelin hormonu gelir. Bu hormonun çoğu midenin bombe kısmından salgılanır. Tüp mide ameliyatında bu kısım çıkartılır. Kanda ghrelin hormonu seviyesi önemli ölçüde düşer. Açlık hissi zayıflar ve iştah azalır. Ayrıca ameliyattan sonra sindirim akış yolu nisbeten daralmış olduğundan yeme hızı oldukça yavaşlar ve doygunluk hissetmek kolaylaşır.
Ameliyattan sonra diyetisyen rehberliğinde bir ay süren bir beslenme uyum dönemi yaşanır. İlk iki hafta sıvı, daha sonraki iki hafta yumuşak gıdalarla beslenmek gerekir. Bir ayın sonunda katı gıdalarla beslenmeye geçilebilir.
İştah şaşırtıcı derecede azalmıştır. Alışık olunandan çok daha küçük porsiyonlarla doymak mümkündür. Sağlıklı sofra alışkanlıkları kendiliğinden kolayca oluşur.
Hastalar az acıkır, az yer, yavaş yer, çabuk doyar
Ameliyat sindirim sisteminin çalışmasında ciddi bir bozulmaya yol açmaz. İlk aylarda gıda alımı nispeten kısıtlı, kilo kaybı hızlıdır. Bu nedenle ilk 2-3 ay hastalara toz halinde protein takviyesi ve çoklu vitamin desteği önerilir. Ayrıca mide asidi azaltıcı ilaçlar verilir.
Uzun vadede vücut için gerekli gıdaların emiliminde önemli bir sorun yaşanmaz.
Tüp mide ameliyatı genel olarak tüm ameliyatlar içinde hafif-orta dercede riskli bir ameliyattır. Hastaların büyük bir çoğunluğu herhangi bir ek sorun yaşamaz. Komplikasyon görülme oranı %2 civarındadır.
Ameliyat kapalı teknikle yapıldığı için aynı gün ayağa kalkmak mümkündür. Hastanede 3-4 gün yatış yeterlidir. Birkaç hafta içinde olağan gündelik hayata dönülebilir.
Özel Yalova Hastanesi - Yalova-Türkiye
+90 0530 340 04 77
erkarr69@gmail.com